Eski AKP Milletvekili Fatih Süleyman Denizolgun, Süleymancılar cemaati lideri Alihan Kuriş’e tepki göstererek cemaat yönetimine çok sayıda eleştiri yöneltti.
İLGİLİ HABER:
Dün sosyal medya hesabından açıklamalar yapan Denizolgun, cemaatin Alihan Kuriş döneminde dini faaliyetlerden uzaklaştığını, hurafelerin arttığını, hurafe anlatan hocaların terfi ettiğini ileri sürdü. Denizolgun, cemaatin, ürettiği sucuk ve sosis gibi et ürünlerine özel kimyasal maddeler katarak cemaat mensuplarını hormonal olarak etkilemek istediğini iddia etti.
Denizolgun, şunları kaydetti:
“Ali Erhan Kuriş (Alihan Kuriş) ve Kurişiilik terör örgütü, Dedem Süleyman Hilmi Tunahan K.S Hazretleri ve Kemal Bey Ağabeyimiz zamanında maneviyat ve hizmet için; maddiyat ve dünya feda edilirken, rotayı tam tersine çevirdi. Maddiyat için; maneviyat istismar edilir oldu. Menfaatlar ve çıkarlar için; bid’atlar ve hurafeler üretilir oldu. Dünyevi ihtiraslar için, Ehli Sünnet itikadı ve Dedemin K.S; arı, duru ve temiz olan Nakşi tasavvufi yolu bozulur ve kirletilir oldu. Asli rotamız tam ters istikamete çevrildi.
Yalanlar doğru, doğrular yalan gösterilmeye çalışıldı. Kemal Bey Ağabeyimiz zamanı, tüm cemaatler arasında, ilk olarak gazetecilik ve basın-medya işine giren bizim cemaatimiz olduğu halde, Kemal Bey Ağabeyimizin şahit olduğu bazı maddi yolsuzluklar sebebiyle gazeteden desteğini çekmişken, akabinde gazete kapanmışken, şu anda tüm cemaat şirketlerimiz, Ali Erhan Kuriş ve Kurişiilik sebebiyle, gayrı resmi, kanun dışı ve birçok büyük suçlara bulaşan şekilde sadece haram paralar kazanan pis sistemlere, bozuk çarklara döndü.”
‘CEMAAT HOLDİNGLEŞTİ’
“2000 öncesi asıl amaç; talebe yetiştirmek, ilim öğretmek, hizmet yapmak iken, 2016 amcamın şaibeli vefatı sonrası, iş zıvanadan çıkmış bir şekilde, karanlık fetret devrine girildi. Ali ve Kurişiilik sebebiyle; tüm amaç şirketleşmek ve holdingleşmek oldu.
Cemaatimizi, kurslarımızı, talebe yetiştiriyoruz algısını dışarıya karşı kılıf olarak kullanıp, türlü ağır suçlarla dünyevi menfaatler elde etmek, itikadları bozmak, maneviyatları zehirlemek asıl maksat oldu. Eskiden kurslarımızda büyük hocalarımızın vaazları konuşulurken, şimdi Kurişiiliğin üst idarecilerin talimatları, şu kadar para bulun hedefleri önemli oldu. Dedemin K.S bir talebesi veya Kemal Bey Ağabey bir kursumuza ziyarete gittiği vakit, Kemal Bey Ağabeyin her gittiği yerde ilmi olarak, zor bir şekilde hocaları imtihan etmesi sebebiyle; tüm bölge ve kurs hocalarımız korkudan acaba hangi zor soruyu sorar diye kitap karıştırırken, Ali Erhan veya Ali’nin üst idareci kadroları ziyaret ettiği vakit, herkes ne kadar para toplandı, kermesler nasıl geçti, ne kadar kurban parası alındı gibi soruların cevaplarına yoğunlaştı.
Kurişiilik terör örgütünün üst kurmayları geldiğinde, bölge ve kurs idarecilerimiz ve hocalarımız ellerinde toplanan paraların çetele tablolarını hazırlamaya zorlandı. Bir şirket gibi, çok para toplayana, çok kurban parası getirene primler dağıtılmaya başlandı. Bu sebeple; ihlas, hasbilik kalmadı. Kalpler ve niyetler bozduruldu. Hatimlerde; eskiden huşu olurken, sohbetlerde tasavvufi dersler ağırlıklı verilirken, 2016 sonrası dedikodu, siyaset, devlet ve millet düşmanlığı yapılır oldu. Huşu, ihlas gitti. Yerine riya, dedikodu, gıybet ve sui zan geldi.
Bu sebeple; çoğu tabanımız maneviyatımız zarar görüyor diye sohbetleri ve hatimleri bıraktı. Kurs hocalarımız; kendi akrabalarını ve kendi çocuklarını kurslarımıza, itikatları ve ahlakları bozulmasın diye veremez oldu. Talebe hiçbir yerde kalmaz oldu. İhvanımız talebe vermez oldu. Cemaat mensubu iş adamlarımız da para veremez oldu. Çünkü kurbanların kesilmediğini, verilen zekatların, yardımların hizmete gitmediği, üst kadrolar tarafından pay edildiği herkes tarafından konuşulur ve bilinir oldu.”
‘KURSLAR BORÇ İÇİNDE’
“Kurslarımız (cemaat yurtları) borç içinde bırakıldı. Faturalar ödenmez, hocalarımızın maaşları ödenmez oldu. Buna rağmen tüm paralar amcam sonrası hep merkezde toplandı. Yüzde şu oranda Ali Erhanın zimmetine geçti. Yüzde şu oranda diğer üst kadrolara ve yargı çetelerine dağıtıldı. Ama paranın toplandığı kurslar ihtiyaçlarının karşılanmasından kasti olarak daimi şekilde mahrum bırakıldı. Talebe kalmayınca, kurslarımızda Playstation odaları kuruldu.
Eskiden sigara içmek atılma sebebiyken, şimdi uyuşturucu içen talebeye, namaz kılmayan talebeye, türlü büyük haramlara giren talebeye, kursları otel olarak kullanan talebelere dahi kasti olarak göz yumuldu ki, kurslarımızda ahlak tümden çöksün.”
‘HURAFE KONUŞAN TERFİ ETTİ’
“Hatta talebelere özendirilen yegane şey; idarecilerin şatafatlı lüks hayatları, lüks otomobilleri oldu. Siz de bu sisteme uyun ki, sizi de zengin edelim algısı yerleştirildi. 2016 sonrası, tüm özendirilmek istenen maddiyat, lüks ve konforlu hayatlar oldu. Bu sebeple; itikadları bozmaya çalıştılar. Bu durumların yanlış olduğunu bilen, 40 yaş üstü tüm düzgün hocalarımızı ve idarecilerimizi kademeli şekilde tasfiye ettiler. Hurafeleri konuşan hocaları terfi ettiler. Doğruları söyleyen hocalarımıza türlü mobingler (bezdiri) uyguladılar.
Dedemin K.S merkezden atılmayan nice talebelerine, Kemal Bey Ağabeyimizin kovulmayan nice gözdelerine ne zulümler yaptılar! Tekamül kurslarının sayısı arttı, ilmin kalitesi düşürüldü. Çıkacak sınav soruları önceden dağıtıldı ki, kimse hakkıyla mezun olamasın ve ilmi öğrenemediği halde, herkes tekamül mezunu oldu denilsin istendi. Üst kurmay hocalar da şu kadar tekamül mezunu verdik diye sayı yükseltmece yarışıyla, kendi aralarında yalandan böbürlenme yarışına girdiler.”
‘2016’DAN SONRA YETİŞEN TALEBE VAR MI?’
“Olan; bilmeden itikadları ve ahlakları bozulan ilimsiz talebelerimize oldu. Hani fetret devrinde yetişen, tek bir kişi var mı? Dedemin K.S talebelerin yetiştiği usül üzere yetişen ve Dedemin K.S talebeleri gibi büyük camilerin kürsülerini titretebilen bir kişi, hani nerede? İtikadi düzgün, sünneti seniyyelere bağlı, 2016 sonrası yetişen tek bir talebe var mı? Pandemi vaktinde, bir iki ayda güya tekamül mezunu verdirdiler. Yıllarca sürmesi gereken eğitim, Pandemi bahanesiyle; hızlandırılmış da olur diye yalandan mezun verildi diye gösterildi.
Riyakarlık, gösteriş, lüks, düzmece sayılar, kurnazlık, hile ve hurda; sevdirildi. Hasbilik, doğruluk, adil olmak, iyi niyet, ahlak, erdemli davranışlar, samimiyet, hak, hukuk, gayret etmek, mücadele etmek, düşünmek, sorgulamak, tefekkür etmek, mukayese yapmak, başarılı olmak, çalışkan olmak, helal yoldan kazanmak, stratejik aklı kullanmak çok kötü gösterildi. dedem K.S, dedemin K.S yolu, dedemin K.S talebeleri, Kemal Bey ağabey ve dönemi, Nakşi tasavvufi ölçüler, Ehli Sünnet itikadı ve Hadisi Şerifler unutturulmaya çalışıldı.”
‘ÜRETİLEN SUCUKLARA ÖZEL MADDELER KATILDI’
“Daha da vahimi; bid’atlar ve hurafeler ile, batinilik ve hurufilik hareketleri başlatıldı. Cemaat tabanımız iyice dağılmasın diye; yalanlar, efsaneler üretildi. Metafizik süfli yöntemler uygulandı. Çaylara, çorbalara, yiyeceklere ve içeceklere; itaati arttırmak, sorgulamayı azaltmak, bazı hormonları azaltmak veya arttırmak için özel kimyasal maddeler katıldı. Özellikle; cemaatimizin kendi ürettiği etler, tavuklar, sosisler, salamlar ve sucuklarda da bu hedefler gözetildi.
‘Fazilet takvim’ gibi cep telefonu uygulamalarını hem paralı hem de zorunlu kılarak, cemaat tabanınızı teknolojik açıdan takip etmeye çalıştılar. Kimle kimle irtibatlı bilmek istediler. Talebe, tüm bunlara rağmen, yine de kalmayıp, kurslarımız kapanma noktasına gelince, bu sefer Afrika’dan, Brezilya’dan, Asya’dan çocuk kaçırmaya veya parayla adam toplamaya başlayıp, kurslarımızda paralı şekilde tuttukları bu kişileri talebe gibi göstermeye çalıştılar.”
‘HERKES BU SİSTEMİN YIKILMASINI BEKLİYOR’
“Cemaatimizde iki kişi bir araya gelince; herkes her şeyin farkında olarak, Kurişiileri çok ağır eleştiriyor da, üç kişi olunca masada, merkeze jurnalleniriz ve atılırız kaygısıyla, maaşımız ve sigortalarımız kesilir korkusuyla, ailelerimiz kavgaya tutuşur ve dağılır endişesiyle, dükkanlarımıza yasak konulur, sosyal çevremiz biter, cenazemize kimse gelmez korkusuyla, herkes Musa A.S devri gibi bir kurtarıcı bekliyor. Firavunvari ve Belamvari bu sistem yıkılsın diye herkes dört gözle bekliyor! Dedemin K.S asli rotasına tekrardan dönülmesi, tüm merkez tabanımızın en büyük duası. Yeter ki, kurslarımıza ve tabanımıza zarar gelmeden, üst kurmay kadrolarının suçları sebebiyle operasyon yapılsın ve Firavunvari, Belamvari bu sistem tarihe gömülsün diye tüm tabanımız beklemektedir!”
